Anadolu Harman Hakkında ;

Firmamız; kendisine ait olan ve Tarım Bakanlığı tarafından tescillenip, özel üretim izni ile piyasaya sunulan, organik gübre konusunda uzun yıllar laboratuvar çalışmaları yapmış ve bu çalışmalar sonucunda ürününü, ülkemiz ve dünya piyasasına sunmuştur.

Yapılan çalışmalar sonucu, %100 organik içerikli olan gübre ve yem katkı maddelerimiz için, iş ortaklarımız ile birlikte 2022 yılı içerisinde Yozgat ilimizde, dünya standartlarını kapsayan, ilgili yasa, yönetmelik ve mevzuatlara uygun bir üretim tesisi kurulmuştur.

Çalışmalarımız klinik ortam içerisinde önceliği ‘’İnsan ve Doğa sağlığı’’ olacak şekilde üretimini sürdürmektedir. Firmamızın asıl ve ana amacı, doğru ürünün, katkı maddesi ve kimyasal içermeyen formülizasyonlar sayesinde evrene fayda sağlayacak şekilde sunulmaktadır.

Toprakta eksik ve alınmayacak durumda olan elementlerin kimyasal yolla verilmesi aynı topraktan bir yılda daha fazla ürün elde etmelerini sağlar. İyi bir uygulama olduğu görünmesine karşılık bazı problemleri de beraberinde getirir.

Dünyada olduğu gibi toprakta da bir döngü mevcuttur. Biz insanlar bazen daha fazla ürün almak için yanlış uygulamalar yaparız. Sadece kendimizi düşündüğümüz bencil uygulamalar.

Topraktan sömürdüğümüz besin maddelerini yerine koymak için gübreleme yaparız. Ancak kullandığımız gübrelerin nasıl bir etkisi var, toprakta neleri etkisiz hale getirdiğimizin bilincinde olmadan.

Toprağın içerisinde birçok canlı yaşar. Kimini gözle görürüz kimini ise göremeyiz. Karıncalar, solucanlar, bitkiler, mikroorganizmalar vs. Kimyasal gübreleme sonucu topraktan daha fazla kazanalım derken, bu canlıların faaliyetini durdururuz. Mikroorganizmalar topraktaki organik maddeleri parçalar ve bitkilerin alacağı forma dönüştürür. Mikroorganizmaların olmadığı toprakta bitki ve hayvan artıkları parçalanamayacağı için toprakta humus azalacaktır.

Bu durumda biyolojik faaliyetin azalması toprağın yapısının bozulmasını da beraberinde getirecektir. Kimyasal gübrelerin kullanıldığı topraklarda ilk zamanlar iyi ürün alınsa da kullanıldıkça topraklar çoraklaşmakta ve kolaylıkla işlenen topraklar taşlaşmaktadır.

Toprağın canlılığı kaybolmakta ve organik madde miktarı azalmaktadır. Küresel ısınmayla birlikte içme suyu kaynakları her geçen gün kurumaktadır. Mevcut olan su kaynakları da hızla kirlenmektedir. Kimyasal gübre ve ilaçların bu kirlenmedeki payı hiçte azımsanacak miktarda değildir.

Yağmurlarla yıkanan kimyasal gübreler yüzey akışıyla ya da toprağın derinlerine sızmasıyla su kaynaklarına ulaşmaktadır. Kimyasal gübrelerin belli bir kısmını bitki kullanmaktadır. %26 Azot içeren gübrelerin geri kalanı dolgu maddesi olup toprakta kalır ve tuzlulaşmaya sebep olur.

Buna birde bilinçsizce yapılan gübrelemeleri de eklersek problemin ne kadar büyük olduğunu görürüz. Gereksiz gübreleme; verim ve ürünün kalitesini düşürmektedir. Bir maddenin fazlalığı diğerinin alımını engelleyecektir.

Asıl amacımız çiftçi dostlarımız için kimyasal gübre barındıran ürünleri kısa bir süreç içerisinde en aza indirerek ve bir süre sonra tamamen ortadan kaldırarak organik tarıma yöneltmektir

Müşterilerimizin deneyimi sonucu, etkinliğini kanıtladığımız ürünlerimiz ile; tarım ve hayvancılık alanında, emek veren tüm emekçilerimiz için daha az maliyet ile kısa sürede kaliteli ürün elde etmelerini hedefliyoruz. Bu süreçte çevre duyarlılığı, insan sağlığı ve ekolojik denge konusundaki maksimum hassasiyetimizle hem tarım sektöründe verimliliği arttırıyor hem de doğaya katkı sağlıyoruz.